Geyvan McMillen, modern dansa ve özgürlüğe adanmış bir ömrü dansla anlatan bir kadındı. Esmer teni ve kara gözleriyle bir başka gezegenden gelmiş gibi görünüyordu. Bu kadın Antep’te doğup Ankara’da büyümüş biriydi. Geçtiğimiz hafta hayatını kaybetti. Geride Türkiye ve belki de dünya için doldurulamayacak bir boşluk bırakarak.
2000’lerin başında onun bir performansını izleme fırsatım olmuştu. O yıllar, Türkiye’nin Avrupa Birliği vizyonunun şekillendiği, İstanbul’da uluslararası konserlerin, festivallerin düzenlendiği dönemlerdi. Pina Bausch’un “Nefes” gösterisinden önce mi sonra mı izledim, hatırlamıyorum ama Geyvan’ın dansı beni büyülemişti.
Modern Dans: İsyanın Beden Dili
Modern dans, insanın ruhunu bedeniyle özgürleştirdiği bir isyan biçimiydi. Bu dans, izleyicileri de içine çekip özgürleştiren bir ayin gibiydi. Geyvan’ın gösterisinden sonra, dans etmenin benim aktivist ruhumu en iyi ifade şekli olabileceğini düşündüm. İsyanı estetik bir forma büründüren bu sanata olan ilgim hiç sönmedi.
Kadın hareketindeki pek çok arkadaş, 2019 yılında Şili’de feminist bir kolektif olan Las Tesis’in hazırladığı, kadına yönelik şiddete karşı dans performansını hatırlayacaktır. İzmir ve İstanbul’da yapılan Las Tesis dansı, kadınların protesto dansının güçlü bir ifade biçimi olduğunu gösteriyordu.
Geyvan’ın Arayışı: Özgünlük ve Özgürlük
1960’ta Hacettepe Üniversitesi Bale Bölümü’nden mezun olan Geyvan, kısa sürede Ankara Devlet Opera ve Balesi’nde yer aldı. Ancak başka bir şey arıyordu; koreografi aracılığıyla bedenin özgürlüğünü keşfetmek istiyordu. 68 kuşağının özgürlük rüzgarları, onun arayışlarında etkili olmuş gibiydi. Kendini geliştirmek için Londra ve New York’ta modern dans tekniklerini öğrendi, ardından memleketine dönerek öğrendiklerini paylaşmaya başladı.
Dans ve Direnişin Kadını: Geyvan McMillen
Türkiye’de modern dansın bir varoluş biçimi olarak benimsenmesi, Geyvan için başlı başına bir direnişti. Mimar Sinan Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nde dersler vererek öğrencilerine özgün olmayı ve kendi dans dillerini bulmayı öğretti. Geyvan’ın sanatı ve dansı, hem kadınlara hem de özgürleşmeyi arzulayan herkese bir kapı araladı.
Alıntı: Gülseren Onanç